Yanlış anlaşılmasın bu tavsiye kimseden değil,bizzat H.z Muhammed (sav) den.. İnsanlar arası ilişkilerde,cemaatlerde,gruplarda yaşanan bir çok sıkıntının ilacı mesabesinde olan hadisi şerifte şöyle buyrulmuştur;

"Birbirinize haset etmeyiniz.Birbirinizin aleyhinde  fiyatları kızıştırarak necş yapmayınız.Birbirinize buğz etmeyiniz.Birbirinize sırt çevirip,dargın durmayınız..Birbirinizin pazarlığı bitmiş alışverişini bozmayınız.Ey Allah´ın kulları!.Kardeş olunuz. Müslüman,Müslüman´ın kardeşidir.Ona zulmetmez,sıkıntı anında onu kendi haline terk etmez.Ona yalan söyleyip aldatmaz.Onu küçük görmez ( Üç defa sağ göğsüne vurarak) Takva işte buradadır.Bir kimse Müslüman kardeşine hor baktı mı işte şerrin bu kadarı ona yeter.Müslüman´ın her şeyi; canı,malı,ırzı Müslüman´a haramdır.(Buhari edep.7/88.Müslim Birr.4/1486)...

İnsanlar arası diyalog için ne gerekiyorsa  bu hadiste zikredilmiştir.Yegane  baş öğretmenimiz Hz. Muhammed(sav) bizlere  bu hadisi şerifte emir buyurduklarını,öğrettiklerini sıralayacak olursak;

1:"Bir birinize haset etmeyiniz"...

Haset;Çekememe olarak ifade edilen,bir kimsenin bir kimsedeki her hangi bir nimeti kıskanmasıdır.Bu,her türlü maddi ve manevi nimetin kıskanılmasını kapsar...Haset olan bir topluluk,bir aile ve ya iki arkadaş arası mutlaka bozgunculuğa,parçalanmaya mahkumdur.Bugün  gruplar arası çekişmelerin altında haset hastalığının payı olmadığını kim söyleyebilir!?:Tüm sevapların erimesine  sebep olan bu duyguyla savaşmak her iman edenin vazifesidir.Zira Peygamberimiz şöyle buyurmuştur;"Hasetten kaçının.Çünkü ateşin odunu yaktığı gibi haset de amel defterinizdeki iyiliklerinizi yiyip bitirir"(Ebu Davut:edep bahsi)

          Şeytan  aleyhi lanetin kovulmasının, Kabil´in Habil´i öldürmesinin ve yine Hz. Yusuf´un kuyuya atılmasının arkasında haset duygusu  vardır.Kabil,  kafir olsa da Hz. Yusuf´un kardeşlerinin,Müslüman olduklarını  öğreniyoruz tarihten.Bu bağlamda  kardeşlerimize ve kardeşliklerimize zeval gelmemesi için hasedi terk etmek zorundayız.Zira fiziken değil ama manen öldürülen kardeşler ve kardeşliklerimiz!.Dipsiz kuyulara atılan "Kardeşliklerimiz" var ve bunun sebebi ilahi öğreti ile nefislerin terbiye edilememesidir!...

 2: "Birbirinizin aleyhinde  fiyatları kızıştırarak necş yapmayınız."

Ticari ahlakın iflas ettiği ve daha çok kazanma uğruna her türlü insani erdemi yok sayan bir anlayışın genel ahlak olduğu bu zamanda ilacın "Necş" yapmamak olduğunu öğreniyoruz hadisten.Alanın ve satanın bir birini aldatması yasaktır.Türlü türlü reklamlar ile tüketim hastalığını kronik hale getirdiler!.Alınan bir çok eşya zaruret asliyyenin dışında.Kaliteli diye adi malı satanlar,değerinin çok üstünde  satarak alıcının cebindeki, parayı soyanlar.  Şayet alıcı ise malın değerini düşürerek kazanç yaptığını sananlar  necş  yapmaktadırlar...

3: "Birbirinize buğz etmeyiniz. Birbirinize sırt çevirip,dargın durmayınız."

"Bir birinizi sevmedikçe iman etmiş olmazsınız. İman etmedikçe de cennete giremezsiniz" diye de buyurduğu bilinmektedir. Hep kitaplardan okumak zorunda değiliz, okuduklarımızı yaşanılır kılmak iradesini elimize vermiş Allah (cc)... Kardeşliklerimizi,cemaatlerimizi vahdetimizi parçalayan en önemli unsurlardan biriside buğz değil midir?!. Bazen insan düşünmeden edemiyor, şirkin yaygın olduğu bir ortamdayız. Hurafelerin,bidatlerin,fuhşun yaygınlığı hızını hiç kesmiyor!.

 

Sahi bizler kardeşlerimize,kardeşliklerimize duyduğumuz buğz kadar,tüm bu olumsuzluklara  buğz edebiliyor muyuz?!..Yoksa Hoşgörü gözlüğünü batıla karşı takanlardan mıyız!?:

 

 Kardeşliklerimize,cemaatimize duyduğumuz  kızgınlığın,buğzun aynısını   bunlara gösterebilsek ve ayrılabilseydik cemaatimizden ve kardeşliklerimizden uzaklaştığımız gibi(!) ,yanlışlar ile aramızda fersahlar oluşurdu!.Duygularımıza tevhid ile yön veremeyişimizin acı sonunu bölünmüşlük olarak yaşıyoruz ne yazık ki!. Birlikte rahmet vardı,bölünerek mahrum kalındığının farkına ne zaman varılabilinirse ve çıkarılırsa buğz ve öfke,haset ve kin kalplerden,esasında kardeşliklerimizin nasıl bir bulunmaz nimet olduğunun farkına varılacaktır o zaman...Üç Günden fazla dargınlığın yasak olduğu dinimizde  bu hadisten yola çıkarak, arasını fersah fersah açtığımız kardeşliklerimizin arasını buluşturmak için arşınlamanın vaktidir şimdi!."Tüm İnananlar kardeştir" düsturundan hareketle grubumuzdan olmayanı ötekileştirmekten vaz geçilmesinin vaktidir şimdi!. Bir birinizi sevmedikçe iman etmiş olmazsınız, iman etmedikçe de cennete gidemezsiniz buyurmuştu", önderimiz,peygamberimiz (sav).

 Beşer ideolojilerin,İslam´i değerleri yok etmek adına boğazladığı bir gerçek.Bunun aksi beklenemezde, zira herkes inancı uğruna yapması gerekeni yapacaktır.

 Ya peki insan kendi değerlerini, kendinin boğazlamasını hangi mantık,hangi akıl,hangi ictihat,hangi tedbir,hangi iman ile  yapar ki!?.

 

 

 4:"Birbirinizin pazarlığı bitmiş alışverişini bozmayınız"...

Pazarlığı bitmiş alış verişi bozmamak ve ya talip olunan bir kıza  vaz geçilmiş olmadıkça talip olmamak. İmalı da olsa laf çaktırmamak. Mü´minler arası diyalog için  ilaç mesabesinde olan tavsiyeler ve bizler için aslında emirler...

 5:"Ey Allah´ın kulları!.Kardeş olunuz".

Kardeş olmak!. Ve kardeş kalabilmek!.Esaslarını, ölçülerini vahiyden almış bir kardeşlik  Asrı saadet demektir.Kardeşlik hakları belirlenmiştir. Riayet müminlerin görevidir...Birkaç tanesini şöyle sırlayabiliriz.

   a: Mü´min, Mü´minin kardeşidir Ona zulmetmez.

 

Zulüm nedir?. Hakkı yerine iade etmemektir. O halde tebessüm etmek gerektiği yerde somurtmak bile bir zulüm şekli değil mi?. Kardeşimizi yanlışta gördüğümüzde onu yanlışı ile baş başa bırakmak bir zulüm değil mi?.Pervasızca arkasından yapılan eleştirilerim adı zulüm değil de nedir?.. Ya peki dedi kodusu yapılarak  insanların gözünde kıymetinin kaybolmasına yani manen öldürlmesi katilden beter bir zulüm değil mi?...

    b:Sıkıntı anında Onu  kendi haline bırakmaz...

Paylaşandır...Ekmeğini,parasını paylaşabilendir.Duygusunu,tebessümünü paylaşabilendir...Dert olmaz dertlerini paylaşır. Yük olmaz yükünü paylaşır.Sıkıntı olmaz sıkıntısını paylaşır...

 

  c: Ona yalan söylemez...

Yalan Ve Müslüman!. İkisi asla bir araya gelmeyecek iki zıt konu!. Siyah ile beyaz gibi.ydınlık ile karanlık gibi... Yalan söylemek  münafıklık alameti taşımak demek. İtikaden ve ya amelen her ikisi de insanı hüsrana uğratandır..

    d:Onu Küçük görmez.

Üstünlük anlayışımızı belirleyen nedir?. Kariyer,diploma,yüksek  lisans,zenginlik mi?... Kur´an üstünlük olarak bize hangi ölçüyü veriyor...

İnsanlar arası  muamelelerde , sadece bu hadisi şerifi   yaşayabilsek tüm sıkıntılarımız bitecek,sizce de öyle değil mi?....

Yıkılan yüreklerin tamiri için..Çalınan  güvenler için...Sarsılan duygular için...Haydi yeniden kardeşlik seferberliğine..Yeni bir umutla...

 

Sabiha Ateş Alpat

Yorum Yap

  • Henüz Yorum Yok !