Dünya Kadınlar günü diye,  kadını istismar edenler tarafından bir gün icat edilmiş.İşin garip tarafı halkı Müslüman olan ülkelerde de uydurulmuş ve göz boyamadan ibaret olan kadınlar günü büyük oranda rağbet görmüş.Batının kadını ezmesi,köle gibi çalıştırması neticesinde greve giden kadınların hak ve eşitlik talebinin  tek güne indirgenip kutlanır hale dönüştüğü sekiz mart, kadını aldatmanın diğer bir adıdır.364 günü elinden (ç)alanlar bir günü takdim ederek aldatmışlardır kadını.Kadını onure etmek adına onursuzların onur dağıttığı(!) günün adıdır 8.Mart.

Din olarak İslam'ı tercih etmeyenlerin hangi günü benimseyecekleri kendilerinin bileceği iştir. İslam'ı din olarak,hayat sistem kabul edenlerin hayat ölçülerini,haklarını İslam'dan alma mecburiyetleri vardır.İslam dini her türlü zulmün karşısında mutlak adaleti ön gören bir dindir, çünkü vaaz edeni Allah'tır (cc).

            Geleneksel algının  dayattığını din sayanların yaptıkları bahane edilerek, kadının İslam tarafından ezildiğinin  haklarının yenildiğinin (haşa)  propagandasını yapan güçler ne acıdır ki büyük çoğunlukla gayelerine ulaşmışlardır.Fikir dünyasını bozduğunuz bir insanın  artık hayatını bozmanız için başka bir şeye gerek kalmaz.İslam düşmanlarının  en önemli gayelerinden biri, Kadınları her türlü sömürmenin yolunu açmaktı.

Kadın eziliyordu(!)

Kadın erkek eşit olmalıydı

Kadına çalışma hakkı verilmeliydi

Kadın özgür olmalıydı

Kadın seçmeli ve seçilmeliydi

Kadına fikri sorulmalıydı  vs vs...

İçi boş olan bir yığın laf.Hangi medeni kanun kadını korudu.Kadına şiddet neden önlenemiyor? Tecavüzlerin  önü neden alınamıyor?. Cinayetlerin önüne neden geçilemiyor?.Sosyal medyaya düşen kadına şiddet haberlerini okumayı miden kaldırmıyor,neden?...

İslam'ın toplumsal hayata hakim olduğu zamanlara dikkat kestiğinizde  bahsi geçen suçların oranı neden neredeyse sıfırdır?

Hayat ölçülerini vahiyden almayan hiç bir toplum huzuru bulamaz. Fesadı önleyemez ve zulmün önüne geçemez.Nitekim kadın haklarını savunduğunu ve koruduğunu  iddia eden toplumlarda kadın modern köle gibi. Maalesef kadın modern usullerle sömürülüyor. Eski tarihlerde köle olarak satılırmış şimdi kölelik modern kılıflarla sürdürülüyor...

İslam fıtrat dinidir. Kadın ve erkeğe yüklemiş olduğu hak ve sorumluluklar fıtratlarına uygun hak ve görevlerdir. Fıtrata aykırı düşmek ise dünyada her şeyin dengesini bozar ve nitekim yaşadığımız çağ bunun  açık delilidir.

Adalet temeli üzerine kurulmayan toplumlarda eşitliği sağlasanız da  zulmün önüne geçemezsiniz. Çünkü her eşitlik adil değildir.Eşitliğin hak olduğu yerler vardır lakin zulme dönüştüğü yerlerde unutulmamalıdır.Örneğin Komünist yönetimlerin halklara sunduğu eşitlik büyük bir zulümdür. Kadın ve erkek için  her alanda her şey için eşitlik istemek zulmün diğer bir çeşididir.Kadının narin yapısı bazı durumlarda erkek ile eşit görevleri  kaldıramaz. Herkese de görevi kadar yetki adil olmanın gereğidir.Dolayısı ile kadın ve erkek arasına konmuş  cedelleşme ithal bir cedeldir,bizim değildir.
İslam'da kadın erkek rakip değil,refiktir;

"Erkek- kadın bütün mü'minler birbirlerinin dostu, dayanağıdırlar. Bunlar iyiliği emrederek kötülükten sakındırırlar, namazı kılarlar, zekâtı verirler, Allah'a ve peygamberine itaat ederler. Allah işte onlara rahmet edecektir. Hiç şüphesiz Allah, güçlü iradelidir ve her yaptığı yerindedir"(Tevbe:71)

İslam'da kadın ve erkeğin eşit olduğu hususların bazıları şöyle sıralanabilir;Her İki Cinste Kulluk  İçin Yaratılmıştır.Kulluk  mertebesinde eşittirler

"Ben cinleri ve insanları, ancak bana kulluk etsinler diye yarattım."(Zariyat:56).

"İman etmiş olan hangi erkek ya da kadın, eğer iyi amel işlerse, ona dünyada mutlu bir hayat yaşatırız, böylelerini ahirette de yaptıkları iyiliklerin en güzel karşılığı ile ödüllendiririz."(Nahl:97)

Şeri Sorumluluklarda  Ceza Ve Mükafatta Eşitlik;

"Rabbleri onlara cevap verdi ki; «Ben birbirinizden meydana gelmiş bir bütün oluşturan sizlerden, erkek- kadın, hiçbir iyi amel işleyenin emeğini boşa çıkarmam. Buna göre göç edenlerin, yurtlarından sürülenlerin, benim yolumda eziyet çekenlerin, savaşanların ve öldürülenlerin kusurlarını örtecek ve kendilerini Allah tarafından verilmiş bir ödül olarak altlarından ırmaklar akan Cennetlere koyacağım. Ödüllerin güzeli yalnız Allah katındadır".(Al-İ İmran:195).

"Allah, erkek- kadın bütün müminleri altlarından nehirler akan ve içlerinde sürekli kalacakları cennetlere, Adn cennetlerinde konforlu konutlara yerleştireceğine söz vermiştir. Allah'ın hoşnutluğu ise, bunlar- , dan daha büyük bir ödüldür. İşte büyük kurtuluş, büyük başarı budur."(tevbe:72)

Hadlerde Ve Hukuk Önünde eşitlik:

"Zina eden kadın ve erkeğin herbirine yüzer sopa vurunuz. Allah'a ve ahiret gününe inanıyorsanız, O'nun dini konusunda onlara acımayınız. Onların ceza görmesine mü'minlerden bir grup da şahit olsun."(Nur:2).

Bu konuda  Ahzap suresinde şöyle buyrulmuştur;

"Müslüman erkeklerle Müslüman kadınlara, mümin erkeklerle mü­min kadınlara, ibadete devam eden erkeklerle ibadete devam eden ka­dınlara, sadık erkeklerle sadık ka­dınlara, sabırlı erkeklerle sabırlı kadınlara, Allah'tan hakkıyla kor­kan erkeklerle Allah'tan hakkıyla korkan kadınlara, sadaka veren er­keklerle sadaka veren kadınlara, oruç tutan erkeklerle oruç tutan kadınlara, iffetlerini koruyan er­keklerle iffetlerini koruyan kadın­lara, Allah'ı çok zikreden erkekler­le (Allah'ı) çok zikreden kadınlara şüphesiz ki Allah mağfiret ve bü­yük bir mükâfat hazırlamıştır".(Ahzap:35)

Ayetin vurgu yaptığı özellikleri sıralayacak olursak;

1:Müslüman erkekler  ve Müslüman kadınlar.

Kadın özgür bir biçimde Allah'a teslimiyetini göstermelidir. Allah'ın hükmüne aykırı olan hiç bir hükmün önünde    teslim olmaz. Bu konuda erkek ona  hudut belirleyemez ancak Allah2ın koyduğu sınırlar içerisinde kadın üzerine kavvamdır.

2:Mümin erkeklerle Mümin kadınlar.

İman ederken kimseden izin alınmaz. İmanın gereklerini yerine getirme hususunda da kimseye engel koyma yetkisi verilmemiştir.Hal böyleyken  ne giyineceğine  bile  erkeğin karar verdiği anlayışlar/sistemler hangi özgürlükten bahis edebilirler.

3:İbadete devam eden erkekler ve ibadete devam eden kadınlar:

İbadet konusunda da  kimsenin kadının   farz  hükmünde olan ibadetlerini sınırlama,yasaklama yetkisi olmadığı gibi bu konuda hiç bir kimsenin iznine ihtiyaç duyulmaz.

4: Sadık erkeklerle sadık ka­dınlar.

Doğru olmak ayette emredildiği gibi;"Ey Muhammed, sana emredildiği gibi dosdoğru ol; yanındaki eski sapıklıklarından tevbe edenler de öyle olsunlar. Sakın ölçüleri aşmayınız. Hiç kuşkusuz Allah bütün yaptıklarınızı görür,"(Hud:112). İnancın,amelin, ahlakın,düşüncenin,duygunun vel hasıl  insana dair ne varsa dos doğru olması.

.5: sabırlı erkeklerle sabırlı kadınlara

Sabır icma ile bir mükellef hiç bir halde farzıyeti düşmeyen bir ibadettir.

6: Allah'tan hakkıyla kor­kan erkeklerle Allah'tan hakkıyla korkan kadınlara,

Takva sahibi her kimse Allah katında üstün olan odur.

7: Sadaka Veren Erkekler  Sadaka Veren Kadınlar.

Kadın kendi malını sadaka verirken kimsenin iznine ihtiyaç duymayabilir

8: Oruç tutan erkeklerle oruç tutan kadınlara

9:İffetlerini koruyan er­keklerle iffetlerini koruyan kadın­lara

10: Allah'ı çok zikreden erkekler­le (Allah'ı) çok zikreden kadınlara

11:Şüphesiz ki Allah mağfiret ve bü­yük bir mükâfat hazırlamıştır

Mali Akit ve Tasarruflara Ehil Olmada Eşitlik!

 "Eğer eşinizi bırakıp başka bir kadınla evlenmek isterseniz önceki eşinize gayet yüklü miktarda bir mehir vermiş olsanız bile bundan hiçbir şey geri almayınız. Yoksa kadına iftira atarak ve apaçık bir günaha girerek mi verdiğinizi geri alacaksınız? 

Verdiğinizi nasıl geri alırsınız ki, sizler birbirinizle içli- dışlı olmuşsunuz ve onlar sizden güçlü bir güvence almışlardır"(Nİsa:20-21).İslam da  kadının günümüz deyimiyle ekonomik özgürlüğü vardır. Kendisine ait olan malın tasarrufunda yetkilidir Çalışma hayatı için ise   ortam ve şartların kadın istismarına yol açmayacak helal ve haram sınırlarının korunduğu ortamlarda izni vardır. Ama kadının asıl işi Analık görevidir.Kadın  maişeti sağlamada sorumlu tutulmamıştır.

İslam'da kadın Ana ise    kendisine "Öf" dahi denmenin yasaklanmış olduğu ayakları altına cennet serilen 

  İslam'da kadın eş ise,nikahla alınmış bir emanettir. İzzet ve şerefine ait tüm hakları korunmuştur.

İslam'da kadın evlat ise nadide bir çiçek gibi yetiştirildiğinde  cennet vesilesi olduğu yegane bir müjdedir.

 

Not :Misak dergisi için yazılmıştır.

Yorum Yap

  • Öznur altuntaş 04-03-2018 23:44

    Bu konu bundan daha güzel açıklanamazdı. Ellerinize sağlık...