Çocuk sahibi olmak hiç kuşkusuz tüm insanlar için önemlidir.Dünya hayatı için süslerden bir süs ve mutluluk vesilesi olan nimetlerdendir. Allah'ı ilah olarak kabul etmiş müminler eşyayı değerlendirirken "İmtihan" nazarıyla değerlendirirler. Bu nedenle Muvahid müminler,Dünya nimetlerini isterken ve sahip olurken Allah'ın rızası doğrultusunda istemeli ve sahip olduktan sonra da hedefleri rızai ilahi olmalıdır...Muvahid müminlere her konuda hayat rehberi olsun diye indirilmiş Kur'an'da Çocuk istemenin niçin olduğunu,Hz Zekeriya'nın şahsında muşahhaslaştırarak Müminlere örnek verilmektedir."Yâ Rabbi, bana kendi katından temiz bir soy bahşet. Doğrusu sen duâyı işitirsin." (3/Âl-i İmrân, 38).Hz. Zekeriya Hz. Meryem'in durumunu, kendisini ibadete verişini, Yüce Allah'ın ona bol rızık ihsan edip lütfetmesini görünce, Rabbine onun gibi Hz. Yaküb soyundan gelen salih bir evlat bağışlaması için dua etti.Ayet-i kerime aynı şekilde insanın oğlunun ve eşinin hidayete iletilmesi için yaratanına niyaz edip yalvarmasının, onlara başarı istemesi, hidayete iletilmeleri, doğruluğa, iffet ve Allah'ın himayesinde olmaları için dua etmesinin, dünyada da ahirette de onlardan sağlayacağı menfaati daha büyük olsun diye, dini ve dünyası hususunda ona yardımcı olmaları için Rabbine niyazda bulunmasının vacip olduğuna delâlet etmektedir. Nitekim Hz. Zekeriya'nın "Rabbim sen onu razı olduklarından kıl." (Meryem, 19/6) ile, "Bana senin tarafından çok temiz bir zürriyet bağışla" diye buyurduğuna dikkat edelim.(1)
"İslâm; Kur'ân ve Hadîs'in ışığında aileye lâyık olduğu değeri, önemi ve yeri vermiş, onu her türlü tecavüzden korumuştur. Çünkü vücut için omurga ne ise, toplum ve ülke için de aile odur. O bakımdan ilgili âyetle, evlenip yuva kuracak eşlerin dindarlık, ahlâk, fazilet ve soyluluk cihetiyle gözlerin aydınlığı olacak düzeyde bulunmalarına dikkat etmemiz duâ yoluyla tavsiye edilmektedir. Aynı zamanda çocuk eğitimine ciddiyetle eğilmemize işaret edilerek ihmalinin gözleri aydınlatmıyacağî, huzur ve mutluluk getirmiyeceği hatırlatılmakta ve böylece Müslüman olarak aile ve çocuk konusuna ağırlık vermemiz istenmektedir."(2)..Çocuk terbiyesi ertlenemeyecek ve ihmale gelmeyecek kadar mühim bir meseledir. Ve yine çocuk eğitimi başkalarına havale edilemeyecek kadar önemlidir. Çocuk eğitiminde ana ve baba birinci olarak sorumludurlar...Eş seçimiyle başlayan süreç çocuk dünyaya gelince ilk iş olarak kulağına ezan okumak olarak devam eder ve ardından çocuğun fıtrat üzere yetişmesi için her yaşa uygun bir şekilde akıl ve buluğa kadar baba ve ananın öğretmenliğinde eğitimi sürdürülmelidir.Hz. Lokman'ın örnek verildiği lokman suresindeki ayetler çocuk eğitiminde nereden başlanacağı ve nasıl devam edeceği noktasında yol göstericidir.Şöyleki,
1:"Hani bir vakit Lukmân oğluna öğüt vererek dedi ki: «Oğulcağızım! sakın Allah'a ortak koşma. Çünkü gerçekten ortak koşmak büyük bir zulümdür"(Lokman:13)...Ayeti kerime önce TEVHİD eğitimine dikat çekmiş çocuklara babaları tarafından şirkin öğretilmesi gerektiğine dikkat çekmiştir.Babalarımız Hz. Lokmanı örnek alarak evlerimizi darul-ilme,darus-selama çevirmek durumundadırlar.Aile desrleri asla ihmal edilmemelidir.Kendi ailesine,kendi çocuklarına faydası olmayanları başkalarına faydaları dokunamaz. Kendi ailemiz ateşte iken başkalarının kurtarmaya çalışmak bir tezattır...
2:(Lokmân yine oğluna dedi kî): «Oğulcağrzım! (işlediğin iyilik olsun, kötülük olsun) bir hardal tanesi ağırlığınca bile olsa ve o bir kayanın içinde veya göklerde ya da yerde bulunsa, Allah mutlaka onu getirir (ortaya kor). Şüphesiz ki Allah çok lûtufkârdır; en ince, en gizli şeyleri bilendir, her şeyden haberlidir."(Lokman-16)...Ayet hesap gününe olan imanı pekiştiriyor ve ayrıca yine ihsan bilincine yöneltiyor. Çocuğa verilecek en önemli hususların başında hesap günü şuuru gelmektedir.Çünkü ahiret bilinci insanda sorumluluk bilincini güçlendirir. Dünya hayatını düzene sokar.Her nerede olursa olsun Allah tarafından bilinip görüldüğü inancı insanın temiz kalmasını sağlar.Aile ders müfradatımızın bir konusuda ayetin işaret ettiği bu hususlar olmalıdır.
Ayetler imanın eğitiminden sonra amel eğitimi ile devam etmektedir.
3:"Oğulcağızım! namazı dosdoğru kıl, (dince, akılca ve sağlam örfçe) uygun olanı emret, kötü olandan da men'et. Başına gelene sabret. Şüphesiz ki bunlar azmedilmeğe değer işlerdendir."(Lokman.17)...Hz. Lokman oğluna tevhid ve şirk eğitimini verdikten sonra imanın gereği olan salih amel eğitiminde şu husulara dikkat çekmiştir. a:Namazı dos doğru kıl (ikame et).Babanın imam aile bireylerinin cemaat olduğu bir evde Allah'a itaat eğitimi yaşanarak verilmelidir.Hiç yolu yok yedi yaşına kadar namaz eğitimi çocuklara verilmelidir ki Peygamberimiz (sav) "Yedi yaşına gelince çocuklarınıza namazı emrdin diye buyurmuştur".On yaşından sonra artık biraz daha titizlikle devam etmesi gerekecektir çünkü...b:Emr bi'l-ma'ruf..Toplumsal duyarlılık imanın bir gereğidir.Çocuklar iyi ile kötüyü "Furkan" olan Kur'an'ın ölçüleriyle öğrenecek ve iyiliklerin taşıyıcısı olacak duyarlılığı babalarından öğrenecekler...c:Nehy ani'l-münker... Bir kötülük gördüğünde ortadan kaldırma çabası olmayan insanların,kötülüğü işleyenlere gelen cezalara müstahak oldukları bir gerçektir.Duyarlılık imanın gereğidir. ve yine çocuklar bu eğitimi önce aileden almalıdırlar.d:Başına gelene sabret...Sabır icma ile her mümine hemde hiç sakıt olmayan bir farzdır.Tüm bunları yaparken, kulluk imtihanından geçerken muhtaç olduğumuz en önemli azıklardan birisidir sabır. Ve sabır yine babanın çocuklarına vereceği eğitim konularından biridir.
İman,amel eğitiminden sonra Hz Lokman evladına ahlak eğitimi vermektedir. Ve zaten bir kişi,nin şahsiyetini oluşturan en önemli üç husustur iman,amel ve ahlak..
4:"İnsanlardan (büyüklük taslayarak) yüzünü çevirme; yeryüzünde çalımlı çalımlı yürüme. Şüphesiz ki Allah, her böbürlenen kendini beğenmişi sevmez.Yürüyüşünde ortalama bir davranış içinde ol; sesini alçalt. Çünkü seslerin en hoşa gitmeyeni, şüphesiz ki eşek sesidir."(Lokman:18-19)...
Yürürken,konuşurken ve insanlarla diğer muamalelerde nasıl olunması gerektiğine ışık tutan ayetler aile eğitiminde de sırasıyla nelerin verileceğinide beyan etmektedir.
Yaşadığımız süreçte ebeveynlerin evlatlarından dolayı duydukları memnuniyetsizlik her geçen gün artıyor.İnsana ait değerlerin erozyonudur genel anlamda yaşadığımız..Ahlaken çektiğimiz sıkıntılar sosyal,siyasi,ailevi kısacası her alanda, hayatımızın tüm bölümlerinde insanlığı acıtıyor…Emniyet duygusunu tanımaz olduk. Cinayetlerin,tecavüzlerin,çalmaların,soygunların sıkılıkla yaşandığı bir ortamda(!) İnsan sormadan edemiyor; Kim bu insan öldüren adamlar?. Kimin çocuklarıdır insanlığa kast edenler?.. Kim bu Çocuklar?. Sokaklarda müstehcen hareketleri haya etmeden icra edenler hangi ailelerin eseridir?. Müslümanlığını iddia edenlerin çocukları niçin bonzai,eroin,fuhuş vb rezilliklerin kurbanı olmaktadırlar?.Hangi eğitim sürecinin sonucudur yaşadıklarımız?!.Tesettürle sorunu olan kızlarımız namaz ile sorunu olan oğullarımız bizim eserimiz değil mi?. ya da bizim ihmallerimiz sonucu böyle oldularsa hesap günü için cevabımız hazır mı?.
İki dünyalı Müminlerin tek dünyalılar gibi hayat yaşaması,eşyayı değerlendirmesi mümkün değildir.Biz,bize verilen her nimetten hesaba çekileceğimize inandık.İlk emri “ıkra” “Oku” olan bir dinin mensuplarıyız. Neyi,nasıl,niçin okuyacağımızın cevabı hayat kitabımız Kuran’da verilmiştir.Okumadan eğitim süreci başlamayacaktır,ama sadece okumak insanın eğitimli olması manasına gelmemektedir. Bu konuda Allah (cc) “Bildikleriyle amel etmeyenlerin kitap yüklü merkep olduklarını” (Cuma suresi ayet.5. )buyurmuştur. Çocukların eğitimi başkalarına havale edilemeyecek kadar ciddi bir iştir.Bu nedenle eğitimin ana merkezi ailedir..Ana ve baba tüm yönleriyle Tevhidin canlı şahitleri olurlarsa kendilerine emanet edilen çocukların eğitiminde zaten epey yol kat etmiş olacaklardır.Eğitim müfredatının nitelikli olması,nitelikli çocuklar yetişmesine vesile olacaktır..
İstifade edilen eserler.
Tefsiri Münir (Vehbi Zuhayli)
İlmin Işığında asrın Kur'an Tefsiri (Celal Yıldırım)