Günlerden cumartesi,saat Öğle suları ve bir filo kalkıyor saray burnundan..Özgürlük için kıyam ederek!..Günler öncesinden yapılmıştı çağrı "gemide yeriniz için acele edin"...Ellerini çabuk tutanlar çıktılar sefere... Bu gidiş Selahattin eyyübi gidişiydi!. Bu gidiş, Haybere gidiş gibiydi..Bu gidiş,kureyzaya yürüyüş gibiydi...Bu nedenle mühimdi ve ehemdi..Kalkış için gemilerin boruları ötünce uyananlar oldu..Eyvah dediler birden, ben ne yaptım?. Neden orda değilim,neden bu kutlu seferin yolcuları arasında ben yokum!. Neden?!. Haydi nefsim diyerek nefisle hesaplaşmaya başladılar..İçlerini yokladılar neydi seni tutan!?.. Akılarına Tarihin kalbine yolculuk yapmak geldi. Başladılar tarih sayfalarında dolaşmaya...
Gözleri birden tebük seferine takıldı...Tiyatral bir şekilde canlandırarak okudular tarihin Tebük sayfasını. Kab bin.Malik ve arkadaşlarının hüznüne şahit oldular?. Nasıl bir hüzün diye anlamak için hiç zorlanmadılar, özgürlük gemisini kaçırmış olmanın hüznünden tanıyabildiler ya da en azından tahmin edebildiler ne olduğunu!...Eyvah diyenler oldu!. Eyvah ki ne eyvah, sefere hazırlandı yiğitler günlerce, kab bin.malik gibi oyalandın ve işte ordu gitti?!. Mazeret!. Hayır mazeretin yok.Ama O´na inandığından hiç şüphen yok dediler kendi kendilerine!...Ya neden yolcu değilsin diye kınadılar nefislerini!.Mazeret,neydi mazeret!."Şeyy""şey" diye boşuna çabaladı nefisleri, mazeret yoktu!.Dosdoğru bir itiraf gerekiyordu zira ancak Münafıklardı olmadık mazeretlerin arkasına sığınanlar...
Sonrasını düşünenler oldu!.Kab.bin malik ile tam tamına elli gün konuşulmamıştı seferden geri kalmanın cezası olarak,kefareti olarak!. Bu nasıl bir imtihandı böyle diye mırıldananlar oldu sayfayı okurken...
Bu günlük bu kadar yeter diye kapattılar tarih sayfalarını. Şimdi içlerini yakan sızıyla savaşları başlamıştı çünkü... Dünya onlara dar gelmişti, bunlara en azından evleri dar gelmeye başladı.. Çoluk çocuklarıyla sataşacaklardı ki vaz geçtiler zira"Allah yoluna engel hiç ama hiçbir şey mazeret değildir" gerçeğini hatırladılar.. Tek çare elleri açıldı semaya ve yalvardılar içtenlikler;
".Ey keremi bol olan Allah´ım". Dediler,Keremini göster de gazzeye varabilsinler. Ey El-Fettah olan Allah´ım zafer kapılarını aç ki engelleri kaldırmaya Muaffak olabilsinler.. Ey İhsanı bol Allah´ım bu çağda özlem duyduğumuz,hasret kaldığımız bu cesareti gösterenlere Sen´in şanına yakışır mükafatlarla mükafatlandır ki kardeşlerimizle bizde sevinelim...Onlara gıptamız artsın.Yüreğimiz de ki pişmanlık ateşi tutuşsun...tutuşsun ki Tebük´ ten geri kalmanın cezası ödenebilmiş olsun".....
-
Sabiha Ateş Alpat27 Mayıs 2010 17:48
Özgürlük Filosu ve Tebük´ten geri Kalmak!...
Yorum Yap Lütfen tüm alanları doldurunuz.
-
Henüz Yorum Yok !