Bu konuda yazmak ya da yazmamak(!),karar vermek oldukça zor... "Kadın" kelimesi adeta   yasaklı kelime gibi bizim cenah da (ekseriyetle) ağzına alanı yakıyor!.. Kadın kelimesini ağzınıza almaya durun, hemen  etiketiniz hazır " Yeşil Feminist" (ne demekse!!)... Oysa "La İlahe" ile  bir Müslüman tüm sahte ilahları, beşeri rejimleri, absürt olan teorileri  red etmiş,sadece  Allah´ a teslim olmuştur. Feministlikte   bunlardan hiç kuşkusuz biridir...Biz,Allah´ın  "Kadın" ya da "Erkek"  fark etmez kulları için koyduğu haklara,görevlere  kalbi bir kabul ile boyun eğenlerdeniz bu böyle biline...

  Ama Cidden bu Ülkede kadın olmak zor, Müslüman kadın olmak daha da zor..

Doğusu ve batısı ile  kadınların imtihanı  devam ediyor.Hayat bir imtihan amenna lakin, insanın  imtihanı "Kardeş" ile  olunca canınızı daha bir acıtıyor...Bizler mi istedik baş vuracağımız mercilerimizin ellerimizden alınmasını!. Her kafadan bir sesin çıktığı yerde el yordamı ile doğru fetvaya ulaşabilme çabası  sonucu karşısında,  geleneklerin katl ettiği hakikatlere ulaşmanız kolay olsa da onu  yaşama savaşınız bir hayli zorluklarla yüzleşmek zorunda... Kadın olarak  bu Ülke de  dünyaya merhaba dediyseniz,zorluklarla beşik kertmesi yapmak zorundasınız!.

  Kız olduğu için asılan suratlar yoksa etrafınızda, bu durum ile karşılaşan hem cinslerinizden biraz daha nasiplisiniz.Ama umutlanmayın zira bu sizin Okul çağınıza geldiğinizde sizin için bir avantaj sağlamayacak..Önce okullu olup sınıfları doldurmaya başladığınızda,küçücük beyinleriniz  kültür emperyalizminin karşısında dumura uğramaya başlayacak ( bu durum erkek çocuklarımız içinde aynı ne yazık ki!)..

  Adınız Aişe,´dir,Fatıma´dır ne yazar, sadece adınız Müslüman kalabilir siz asla!. "İnancınızın,adınızın gereğini yapamazsınız" derler birileri ve başlarsınız Okul kapılarından kovulmaya!. Giremezsiniz yasaktır!. Babanızın verdiği  vergileri  çatır çatır alırlar, o vergilerle yapılan okullara senin girişini yasaklarlar!.  Seni ÖĞRETECEK öğretmen, babanın verdiği vergiyle alır maaşını,ama senin girişin yasaktır!.Hoş alternatif olsa hiç kimse bu kovulma zilletine katlanmaz  ya!..

  Sonra  diploma ile  inancın arasına sıkıştırılırsın.Ya kimliğini vereceksin ya da diplomadan vaz geçeceksin...Kimisinin elleri başlarına gider ve sonra taviz tavizi getirir derken  asimile olmanın dayanılmaz zorluğu içerisinde yön kaybı,yol kaybı, iz kaybı içerisinde debelenir durursunuz..Bu bir zulümdür ama kime ne ki!.
Olmaz(!)  dersiniz,ne pahasına olursa olsun, ben diploma ile Allah´ın emrini değiştirmeyeceğim derseniz,dersiniz demesine de  bu defa  da diplomaya kilitlenmiş kafa yapılı  yakınlarınızla  ilani harp etmek zorundasınız..

 Allah´ın  "Ikra" emrini hatırlar ve asıl önemli olan Vahyi okumak dersiniz ve başlarsınız "Bilenlerle bilmeyenlerin " bir olmayacağından hareketle ,vahyin enginlerine yelken açamaya.Hem cinslerinizinde  bu enginlere yelken açması gerek,lokal çalışmalarla olmaz daha kapsamlı okumalar yapmalı der koyulursunuz yola lakin,

hemen sevinmeyin zira bu defa da  kendi yolunuzun yolcuları dikilir karşınıza...

Önce Kadının yeri evidir,ne işiniz var ellerinizin hamuruyla toplumun işleriyle uğraşmak sizin göreviniz midir!. Oturun oturduğunuz yerde!.

Amenna dersiniz,elbet kadının yeri evidir ama zaruret olduğunda dışarı çıkma izni vardır,tesettür  ve iffet koruma şartı ile.

Çarşı pazara çıktığına göre  İslam için çıkması daha bir zaruret sayılmaz mı?!..

 Sonra bir yerlerden hakkı söylemek durumunda kalırsınız, vaveyla kopar."Kadının sesi avrettir". Konuşamazsın efendim ,hangi sahabe mikrofona konuşmuş ki,ne işiniz var oturun oturduğunuz yerde!... İyi de Yürüyen bir peygambere oturarak  nasıl ulaşacaksınız?.

 Olur ki bir yerde sorumluluk almışsınızdır, o zaman bir vaveylayı daha yüklenmek zorundasınız zira buradaki sorumluluk ile halife  olma işini bir birine karıştırılması, ayırt edilememesi yüzünden "Kadından başkan olmaz asla caiz değildir" fetva yağmurunda  sırıl sıklam olursunuz...

Bir yerde  iki laf edip,hanımlara iki mesele öğretmeniz istenir  saçınızın uzunluğu aklınızın kısalığına delalet ettiğinden, liste hazırlanıp sunulur size,kesinlikle  liste dışı  hareket etmek ya da ikinci bir liste caiz değildir zira  şimdiye kadar kadından fetva veren olmadığı gibi asla caiz de değildir.. Bunu bildiğinizden  listeyi okumaya çalışırsınız,

Allah´a iman bir ders

Meleklere  iman bir ders

Peygambere iman  bir ders

Kitaplara iman bir ders

Ahrete iman bir ders

Ana baba hakkı bir ders

Kadının kocasına itaati (Çok önemli bir mevzu olduğu için  birkaç ders işlensin)

Gerisini okumanıza gerek kalmamıştır ama listeye itirazınız sizi peşinen

feministlik davasından mahkum edecektir...

 Olur ki; Bir konuda  fikriniz isabetli olmuştur da evde sizin fikriniz kabul görmüştür..Sizin fikriniz olduğunu çaktırmamak birinci vazifeniz olmak zorunda(!), değilse eşiniz kılıbık olur,siz de erkek hukukunu tanımayan biri...

Hep dedik, bu  çağda  iki şey  kadını mahvetti;

Birisi Modernizm!.

 Kadını çağrından çıkararak, kadını ezdi,yedi,sömürdü  ve sömürmeye devam ediyor.. Adeta meta sayarak  kullanılan bir eşya mesabesine düşürdü...Özgürleşecek zannederek eşyaya köle edilen kadın,tabiri caiz ise at başı erkekler ile hak/eşitlik yarışını sürdürüyor...Yerlerde sürünerek, kendini yükseklerde zannederek hayal üstü bir dünyada yaşıyor.!.

Diğeri   Geleneksel anlayış!.

Kadını oturma odası, mutfak,yatak odası üçgeninde dönme dolap misali döndüren,oturma odasında dizilere,mutfakta mideye,yatak odasında uykuya mahkum etmiş,ataerkil erkek egemenliğinin hüküm sürdürdüğü bayrağın altında,  hayatın sayfalarını devirmekle meşgul...

Her ikisi de Kur´an´ nın çizdiği Saliha kadın profiline uymuyor!.

Uymuyor kardeşim  varsa deliliniz söylersiniz bilmeyenlerde öğrenir...

Bu arada okuyarak,bilinçli tercihlerle kimlik tercihini İslam´dan yaparak her iki anlayışı da "LA" diyerek red edenlerin adları da "Yeşil feminist"MİŞ!!,ucuz eleştirmenler tarafından öğrenmiş olsak ta bizim adımız sadece "MÜSLÜMAN" olduğu için üzerimize almıyoruz...

Dedik ya Bu Ülkede Kadın olmak zor!..

Sabiha Ateş Alpat

[email protected]