Bölüm V

LUT PEYGAMBERİN DAVETİ

Esselamualeykum ve rahmetullah,

Bu son bölüme kadar “eşcinsellik” başlığına naçiz ve genel bir bakışla izahlarda bulunduk. Konuyu birkaç farklı noktadan baktık. Konuyu anlamaya çalışırken ortaya çıkan notlarla, konuyu anlamaya gayret eden herkese hitap ettik.  Ancak bu kez Müslüman kardeşlerimi muhatap alarak Allah’ın (azze ve celle) aramıza koyduğu kardeşlik hukuku adına konuşacağım.  

Biz Allah’ın hükmüne tabi olmuş Müslümanlar olarak bir meseleyi ele alışımızda şu kaideleri gözetmek zorundayız:

*1- Allah’ın ilmi her şeyi kuşatmıştır.*

Allah’ın ilmi mutlak hakikattir. Ve “Bilimsel bilgi” insan ürünüdür, değişir, dönüşür, yanlışlanır veya doğrulanır. Biz “eşcinsellik” meselesini anlamaya çalışmak adına gayret sarfeder ilmi yolla derinleşiriz buna rağmen mutlak olan Allah’tan gelen bilgidir.

Geçmiş tüm bölümlerde ifade ettiğimiz “bilimsel bilgilere” rağmen mutlak kabulümüz Allah’tan gelen ilim ve fıtrattır. Harici tüm bilgiler sorgulanmaya, tartışmaya ve araştırılmaya mahkumdur.

Bu yüzden muhatabımızla yalnızca kesin olmayan “bilimsel bilgilerle” mücadele etmek sallanmakta olan bir zeminde durmak olacaktır. Ertesi gün bizi yalanlayan yeni makalelerle karşınıza çıkması ise an meselesi…

*2- Allah ve Rasulü bir işte hükmettiği zaman müminler için seçme hakkı yoktur.*

Kavrayamasak da bizim için hakikat, Allah ve Rasulu’ndan gelendir. Anlayamadığımız için yahut “bilimsel verilerle” uyuşmadığı için hakikate yüz çeviremeyiz.

*3- Allah her peygamberi ancak izniyle kendilerine itaat olunsun diye göndermiştir.*

Mücrim bir toplulukla olan mücadelemizde tabi olacağımız usul, Allah’ın kitabındadır. Rasullerin apaçık davetini, kavimlerinin tepkilerine göre şekillenen naif yaklaşımlarını Allah azze ve celle, hiçbir şeyi eksik bırakmadığı kitabında bize öğretir. 

Cinsel sapkınlıklarından helak olmuş kavmin peygamberi Lut aleyhisselam bu konuda örneğimizdir.

{Lut kavmi de peygamberleri yalanladı. Hani kardeşleri Lût, onlara şöyle demişti: 

'Allahʼa karşı gelmekten sakınmaz mısınız? Şüphesiz ben size gönderilmiş güvenilir bir peygamberim. Artık Allahʼa karşı gelmekten sakının ve bana itaat edin. Buna karşılık sizden hiçbir ücret istemiyorum. Benim ücretim ancak âlemlerin Rabbi olan Allahʼa aittir. Rabbinizin, sizin için yarattığı eşlerinizi bırakıyor da insanlar arasından erkeklere mi yaklaşıyorsunuz? Doğrusu siz azmış bir milletsiniz.’

Dediler ki: 'Ey Lût! (İşimize karışmaktan) vazgeçmezsen mutlaka (şehirden) çıkarılanlardan olacaksın!' Lût, şöyle dedi: 'Şüphesiz ben sizin yaptığınız bu çirkin işe kızanlardanım.'

'Ey Rabbim! Beni ve ailemi onların yaptıkları çirkin işten kurtar. Bunun üzerine biz de onu ve geri kalanlar arasındaki yaşlı bir kadın hariç bütün ailesini kurtardık.

Sonra diğerlerini helâk ettik. Onların üzerine bir yağmur (gibi taş) yağdırdık. (Başlarına gelecekler konusunda) uyarılanların yağmuru ne kadar da kötü idi! Şüphesiz bunda büyük bir ibret vardır. Onların çoğu ise iman etmiş değillerdir.

Şüphesiz senin Rabbin, mutlak güç sahibi ve çok merhametli olandır.}

(Şuara, 161-175)  

Lut peygamberin kavmine davetinde 4 nokta görüyoruz:

1- İlk önce Allah’a imana davet etmiştir.

2- Onlara meşru ve fıtri olanı göstermiştir.

3- Fiillerine kızdığını izhar etmiştir.

4- Kendini onlardan ayırmış ve fiillerinden beri olduğunu apaçık göstermiştir.

Lut peygamberden aldığımız dersten sonra, şunu anlarız ki; muhatabımızla bilimsel deliller yarıştırmak yerine ilk yaklaşımımız O’nu merhametle alemlerin rabbi olan Allah’a imana davet etmek, ahiret gününe karşı uyarmak, kalbindekine şifa olacak hakikatlere davet etmek olmalıdır.

Onlara fıtri olanı gösterirken izleyeceğimiz yol, naturalizmin bizi hapsettiği sınırlı bakış açısı ve alanda kalmaktan özgürleşip İslam’ın metoduyla hareket etmek olmalıdır.

Buğzettiğimiz fiillerin sahiplerine kızmakta haddi aşamayız. Örneğimiz Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem kimseye hakaret etmemiştir. Muhataplarının şahsiyetini incitmeden en güzel ahlakla mücadele ve davet etmiştir.

Müslümanlar olarak, sapkınlıklarında ısrar edenlere tavrımız net olmalıdır. Ancak yakin ve net duruş ancak ilim sahiplerinin nasibidir.

*4- Zan hakikat namına hiçbir şey ifade etmez. Allah, “Bilmiyorsanız ilim sahiplerine sorun.” diye emretmiştir.*

serinin sonu…

Davamızın sonu alemlerin rabbine hamdetmektir.

Kur’an’da Lut kıssasının kapsayıcı izahı ve konuya çok faydalı ve ayrıntılı yaklaşımlar için;  

Lut Kıssası Tefsiri ve Günümüz Eşcinsellik İddialarının Ayetler Bağlamında Değerlendirilmesi

https://www.mervesahinkaya.com/2020/04/lut-kssas-tefsiri-ve-gunumuz_21.html?m=1

Yorum Yap

  • Sevgiates 26-06-2020 17:10

    Allah razı olsun. Azgınların sonuna layık bir ceza

  • Guler 26-06-2020 12:57

    Allah razi olsun Sena Kardesim. Hem fizyolojik hem Kuran'da islendigi yonlerinin alindigi bu yazi dizinizden istifade ettik tesekkur ederiz.